Devrimci Marksizm

Devrimci Marksizm dergisi olarak, 18. Karaburun Bilim Kongresi’nde gerçekleştirdiğimiz “Faşizm, Ön-Faşizm ve Siyonizm” oturumunun başlangıcında, kongrenin örgütleyicileri arasında yaşanan krizin sonucu olarak yayınlanan deklarasyona dair görüşlerimizi ifade ettiğimiz bir metni kongre katılımcıları ile paylaştık.

Corc Habaş

Dünya işçi sınıfının bayram günü geldi çattı. Bu yıl da 1 Mayıs’ın, bizi sömürü ve ezilmenin olmadığı bir dünyaya biraz daha yaklaştığımız bir bayram günü olması dileğiyle tüm okurlarımızın, Türkiye işçi ve emekçilerinin İşçi Bayramı’nı kutluyoruz.

2024 1 Mayıs’ı, Filistin’de Siyonist İsrail’in emperyalizmin desteği ile yürüttüğü soykırımın sürmekte olduğu, pankartlarımıza ve dövizlerimize bu iki azılı düşmanımızı daha da güçlü lanetlediğimiz bir 1 Mayıs.

İngiltere’de yayınlanan Historical Materialism (HM) dergisi, her yıl dünyanın farklı yerlerinden Marksist aydın ve akademisyenleri bir araya getiren konferanslar düzenliyor. Dergiyle aynı isimle düzenlenen bu konferanslar, farklı coğrafya, akım ve nesilden Marksist aydınların, yazarların birbirlerini tanıması ve Marksizmin meselelerini tartışması açısından oldukça önemli bir olanak sağlıyor.

27 Ekim 2023 Cuma günü, “Deli İbram Divanı’nda Sınıf Mücadelesi ve İktisat” başlıklı Devrimci Marksizm webinarında, Yayın Kurulu üyelerimizden Özdeniz Pektaş'ın moderasyonunda Alp Yücel Kaya, Ahmet Bulut Tamgörgü ve yazarı Ahmet Büke’nin katılımıyla, toplumsal gerçekçi edebiyatın yakın dönemdeki önemli ve nadir örneklerinden biri olan Deli İbram Divanı romanı üzerine söyleştik. 

Sungur Savran

Bugün Türkiye tarihinin gidişatını değiştiren, sınıf mücadelelerindeki güç dengelerini altüst eden 12 Eylül 1980 askerî darbesinin 43. yıldönümü. Çoğu insan 12 Eylül’ü esas olarak “asker”in siyasi hayata müdahalesi ve kendi anlayışını dayatması olarak görüyor. Oysa 12 Eylül, Türkiye’nin büyük burjuvazisinin işçi sınıfına orduyu kullanarak yaptığı çok bilinçli bir taarruzdur. Darbenin 43. yılı vesilesiyle yoldaşımız Sungur Savran’ın Türkiye’de Sınıf Mücadeleleri kitabının Yordam Kitap tarafından bu yıl içinde yayınlanacak ikinci cildinden kısa bir pasaj yayınlıyoruz.

Sungur Savran

Elde var dört.

Bu da ne demek diyeceksiniz. Haklısınız. İlk üçü neydi ki dört oluyor? Zaten konu ne? Neden “kayıp” bir yazı. Bunları anlatabilmek için geçen yıla, Metin’i yitirdiğimiz günlere dönmemiz gerekiyor.

Bir yıl ne de hızlı geçmiş. Metin’i kaybedişimizin yıldönümüne ne kadar hızlı gelmişiz. Daha dün gibi görünüyordu kaybı, o kadar tazeydi solun saflarında hissedilen sızı. Demek ki sızı uzun sürecek.

Sungur Savran

Dergimizin önümüzdeki günlerde yayınlanacak olan 53. sayısında Gezi halk isyanının 10. yıldönümü vesilesiyle bir “Gezi Dosyası” hazırlandı. Dosyada yayınlanacak yazılardan biri Sungur Savran tarafından kaleme alındı. 31 Mayıs-1 Haziran Gezi isyanının tam tamına 10. yıldönümüne rastladığı için aşağıda yoldaşımızın yazısının birinci bölümünü yayınlıyoruz. 

E. Ahmet Tonak

Nail’in ölümünden iki yıl önce, 2011 Haziran’ında, Kapital’in ilk cildinin Almanca aslından çevirisinin basımı vesilesiyle bir konferans düzenlenmişti (1). Nail ile aynı panelde yan yana oturuyorduk. Nail’i yakından tanıyanlar bilir, onun ara sıra takındığı biraz müstehzi, biraz muzip bir üslubu vardır.

Sungur Savran

On yıl olmuş. On yıl boyunca Türkiye’nin Marksist iktisatçıları ekonomi politiğin eleştirisine vukufunu günceli yorumlarken ustalıkla uygulayan bir kalemin yazdıklarını okuyamadı. On yıl boyunca Türkiye sosyalist hareketi, onun dost ama uyarıcı sesini duymadı. On yıl boyunca devrimci Marksist hareket teorik kavrayış bakımından en ileri temsilcilerinden birinden yoksun kaldı. On yıl boyunca arkadaşları, yoldaşları ve öğrencileri Nail Satlıgan’dan mahrum kaldı.

Burak Gürel

Bu yazı ilk kez 30 Kasım-3 Aralık 2022 tarihleri arasında Gerçek gazetesinin websitesinde dört bölümlük bir yazı dizisi olarak yayımlanmıştır.

Pages